Panteizmin sorunlu öğretileri nelerdir ?

Panteizmin sorunlu öğretileri nelerdir ?

Panteizm, Katolik inancının temel prensiplerine aykırıdır. Panteizm, Tanrı'yı evrenin kendisiyle özdeşleştiren bir felsefi inanç sistemidir. Bu öğreti, evrenin Tanrı'nın varlığını teşkil ettiğini ve Tanrı'nın her şeyle bir olduğunu savunur. Katolik Kilisesi, Tanrı'nın yaratıcı bir varlık olduğunu ve evrenin O'nun tarafından yaratıldığına inanır. Katoliklikte Tanrı, evrenden ayrı, kişisel bir varlık olarak kabul edilir ve evren O'nun yaratılışının bir ürünüdür. Katolik inancına göre, Tanrı ile evren arasında bir ayrım vardır ve Tanrı'nın yaratıcı gücü evrende mevcuttur, ancak Tanrı evrenin kendisi değildir. Panteizmin sorunlu öğretileri Katolik Kilisesi için çeşitli nedenlerle kabul edilemezdir. Öncelikle, panteizmde Tanrı'nın kişisel karakteri ve kutsal üçlü birliği reddedilir. Katolik inancında ise Tanrı, sevgi dolu, kişisel bir varlık olarak kabul edilir ve Baba, Oğul ve Kutsal Ruh olarak kutsal üçlü birliği oluşturur.

İkinci olarak, panteizmde evrende var olan doğal yasaların kendiliğinden ortaya çıktığı ve Tanrı'nın bu yasaları kontrol etmediği düşünülür. Katolik inancına göre ise evrenin düzeni ve yasaları, Tanrı'nın iradesiyle var olur ve Tanrı, evreni sürekli olarak sürdüren ve yönlendiren bir güçtür.

Panteizm tarihi oldukça uzundur ve pek çok farklı panteist filozof ve teolog ortaya çıkmıştır. Antik Yunan'da, Panteizm ilk olarak Parmenides ve Anaksimandros gibi filozoflar tarafından geliştirilmiştir. Parmenides'e göre, Tanrı mutlaktır ve her şeyin ötesindedir. Anaksimandros'a göre, Tanrı, her şeyin kaynağı olan İlk Maddedir. Yeni Çağ'da, Panteizm Giordano Bruno, Spinoza ve William Blake gibi pek çok filozof ve şair tarafından geliştirilmiştir. Bruno, Tanrı'nın sonsuz ve her şeyi kapsayan bir varlık olduğuna ve her şeyin Tanrı'nın bir parçası olduğuna inanırdı. Spinoza, Tanrı'nın doğanın kendisinin olduğuna ve doğanın bir parçası olmayan hiçbir şeyin var olmadığına inanırdı. Blake, Tanrı'nın her şeyin içinde bulunduğu ve her şeyi doldurduğuna inanırdı.

Panteizm günümüzde de pek çok filozof ve teolog tarafından savunulmaktadır. Örneğin, John Hick, Tanrı'nın her şeyin içinde bulunduğu ve her şeyi doldurduğuna inanmaktadır. Hick'e göre, Tanrı'nın tek bir kişi olarak değil, tüm evrenin bütünü olarak düşünülmesi gerekir. Panteizm, pek çok farklı filozof ve teolog tarafından farklı şekillerde yorumlanmış olsa da, temel olarak her şeyi kapsayan içkin bir Tanrı'nın, Evren'in ya da doğanın Tanrı ile aynı olduğu görüşüne dayanmaktadır.

Son olarak, panteizmde insanın Tanrı ile bütünleşmesi ve kişisel bir ilişki kurması kavramı yer almaz. Katolik inancında ise insan, Tanrı'nın yaratılmış bir varlık olarak, kişisel bir ilişki kurabileceği Tanrı'yla derin bir bağ kurma potansiyeline sahiptir. Bu nedenlerle, Katolik Kilisesi panteizmi kabul etmez ve Katolik inancının temel öğretilerine uygun olarak Tanrı'yı evrenden ayrı bir varlık olarak kabul eder. Katolikler, Tanrı'nın yaratıcı gücünü ve sevgisini deneyimlemek için dua, ibadet ve kilise toplulukları aracılığıyla kişisel bir ilişki geliştirmeyi önemserler.

  
24 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın